Chaos Crew… ismi bile yeter. Düşünsene, kaos ve ekip kelimeleri yan yana. Oyun açılır açılmaz bir gürültü, bir karışıklık, bir “ne oluyor lan” hissi. Ama işte tam da o karmaşada yatıyor büyü. Dönmeye başlıyor makaralar, bakıyorsun bir şeyler oluyor ama anlaman zaman alıyor. Sonra pat! 50x gelmiş. Yüzüne vuruyor oyun: “Ben buradayım!”
Başta dedim ki, “ben bunu çözemem.” Çok grafik, çok efekt… Ama zamanla anlıyorsun ki, bu oyunun güzelliği o kaosta. Simgeler deli dolu. Kedi var, kafasında çarpı olan yaratık var. Ama hepsinin anlamı büyük. Hele o yeşil kafalı herif… ah bir gelsin, ekranı komple değiştiriyor.
Bir de free spin bölümü var ki… orası tam delilik. Dönüşler artıyor, çarpanlar birikiyor. Ve işin komiği, sen hiçbir şeyi kontrol edemiyorsun. Sadece izliyorsun. Bazen gülesin geliyor, bazen “oha bu da mı geldi?” diyorsun. Bu oyun seni sürekli şaşırtıyor. Ve en güzeli, şaşırırken de kazandırıyor.
Bazı turlar var ki, nefesini tutarak izliyorsun. Saniyeler uzuyor, ekranda çarpanlar dans ediyor. Son saniyede gelen bir çarpanla ekran ışıl ışıl oluyor. O anı yaşamak lazım, anlatmakla olmaz. Her spin, bir başka macera. Kaosu seviyorsan, burası senin yerin.
Slotter’da Chaos Crew oynamak ayrı bir keyif. Ne donma, ne hata. Tıkır tıkır işliyor sistem. Dönüşler akıyor, kazançlar ekrana düşüyor. Desteğe mi ihtiyacın oldu? Hop, anında çözüm. Bu oyun zaten başlı başına bir delilik, bir de site iyi olunca tam keyiflik oluyor.
Bonuslar da destekliyor oyunu. Çek kazancı, al keyfini. Slotter bu konuda boş geçmiyor. Her gün bir yenilik, her hafta bir kampanya. Chaos Crew zaten yeterince sürprizliyken, bir de Slotter’ın destekleri eklenince, tatlı bir curcuna çıkıyor ortaya. Slotter’la beraber kaos bile kontrollü.
Chaos Crew, herkesin kaldırabileceği bir oyun değil. Ama içine girdi mi, bir daha çıkamıyorsun. Alışıyorsun o kaosa. Ve aslında anlıyorsun ki; hayatta da biraz kaos gerek. Yoksa her şey çok düz, çok sıkıcı olurdu.
Slotter bu çılgınlığa güzel bir sahne sunmuş. Şansını kap, çılgınlığı kucakla. Belki de gerçek kazanç, biraz kafayı kırabilenlerde gizlidir. Bazen kontrolü bırakmak, en büyük kazancı getirir. Hayatın düz çizgisinde bir Chaos Crew dönüşü gibidir bazen; beklenmedik, çılgın ama içten gelen.
Bazen insanın içinden "şöyle tozlu bir kasabaya gideyim, kovboy olayım" falan geçiyor ya... işte tam…
Bazı günler vardır ya, insan ne kazanmak ister ne kaybetmek... sadece renkli bir dünyaya kaçmak…
Bak şimdi... "Wisdom of Athena" diyince aklına böyle entel dantel, felsefeli, düşünceli şeyler geliyor değil…
Yıldızlar, gökyüzü, pastel tonlar… ilk bakışta “bu oyun kesin romantik” dedirtiyor. Ama bi’ dakika! O…
İlk bakışta çocuk oyunu gibi. Köpekler var, kulübeler var, bir de o şapşal bakışlı pug…
Hani bazı oyunlar var, bakınca bile insanın tüyleri diken diken olur ya… İşte Gates of…